
Yazar: Paul HOFFMAN
Yayınevi: Doğan Kitap
İlk Basım Tarihi: Ocak 2010
Sinetap Puanı: 4.2/10
Yayınevi: Doğan Kitap
İlk Basım Tarihi: Ocak 2010
Sinetap Puanı: 4.2/10
Kitabı ilk eline aldığınızda, kapağı incelediğinizde kitaptan beklentileriniz artıyor. Tabi her şey kitabı okuyunca değişiyor; fantastik kurgu severlerin ilgisini çekecek ama büyük bir hayal kırıklığı yaratacak.
Kitap hikaye olarak Tapınak Şovalyeleri'ne ya da Alamut Kalesi'ne benziyor. Kahramanımız Cale onbeş yaşında yetenekli bir çocuktur; yeteneği de kendisine yapılan saldırıları önceden bilebilmektir. Ama Cale'in de bilmediği bir gerçek vardır: o da Ölüm Meleğidir.
Kitap kurgu bakımından güzel olmasına rağmen okunduktan sonra hayal kırıklığı kaçınılmaz. İçindeki savaş, kaçış sahnelerinin tasviri çok başarılı yapılmış. Karakter analizleri de başarılı.
Asıl gerçekle kitabın sonunda karşılaşıyorsunuz, çünkü sonu yok. Kitabın bir serinin birinci kitabı olma ihtimali yüksek. Fakat ne yayınevinin ne de yazarın bu yönde bir açıklaması var. Kitabın serileşmesi, oluşan hayal kırıklarını ve insanların kafasında oluşan soruları cevaplayabilecektir.
Arka Kapak:
Onun ismi Cale.
Ona dünyayı yok edebilme gücüne
sahip olduğunu söylediler.
Acaba Cale bu gücü
kullanacak mı?..
"Şimdi beni iyi dinleyin. Kefaret Uçurumu'nda bulunan Kurtarıcılar Tapınağı'nın ismi kahrolası bir yalandan ibaret. Çünkü orada çok az kefaret, kefaretten çok daha az kutsallık var."
Kurtarıcılar Tapınağı, umudun ve neşenin hoş görülmediği metruk bir yer. Tapınak'ta yaşayanların çoğu oraya küçücük birer çocukken zorla getirilmişler. Bu çocuklar, zalimlikleri ve hiddetleri tek bir amaca hizmet eden Kurtarıcı Efendilerin idaresi altında sindirilmişler.
Tapınak'a bir giren, bir daha çıkamaz.
Bir labirenti andıran koridorların birinde, elinde koyu mavi renkli kocaman bir çanta tutan bir çocuk pencereden dışarı bakıyordu. Olsa olsa on dört, on beş yaşlarındaydı ve ne yaptığını bilmiyor gibi bir hali vardı. Zaten Tapınak'taki hiçbir çocuk ne yaptığından emin değildi. Çocuk gerçek ismini unutmuştu, ancak ona artık Cale diye hitap ediliyordu. Cale eski hayatına dair hiçbir şey hatırlamıyordu. Gelecekte olacaklardansa tamamıyla bihaberdi.
Gelin, Ölüm Meleği'yle tanışın.
Onun ismi Cale.
Ona dünyayı yok edebilme gücüne
sahip olduğunu söylediler.
Acaba Cale bu gücü
kullanacak mı?..
"Şimdi beni iyi dinleyin. Kefaret Uçurumu'nda bulunan Kurtarıcılar Tapınağı'nın ismi kahrolası bir yalandan ibaret. Çünkü orada çok az kefaret, kefaretten çok daha az kutsallık var."
Kurtarıcılar Tapınağı, umudun ve neşenin hoş görülmediği metruk bir yer. Tapınak'ta yaşayanların çoğu oraya küçücük birer çocukken zorla getirilmişler. Bu çocuklar, zalimlikleri ve hiddetleri tek bir amaca hizmet eden Kurtarıcı Efendilerin idaresi altında sindirilmişler.
Tapınak'a bir giren, bir daha çıkamaz.
Bir labirenti andıran koridorların birinde, elinde koyu mavi renkli kocaman bir çanta tutan bir çocuk pencereden dışarı bakıyordu. Olsa olsa on dört, on beş yaşlarındaydı ve ne yaptığını bilmiyor gibi bir hali vardı. Zaten Tapınak'taki hiçbir çocuk ne yaptığından emin değildi. Çocuk gerçek ismini unutmuştu, ancak ona artık Cale diye hitap ediliyordu. Cale eski hayatına dair hiçbir şey hatırlamıyordu. Gelecekte olacaklardansa tamamıyla bihaberdi.
Gelin, Ölüm Meleği'yle tanışın.
Kitabın diğer ülkelerde yayınlanan kapakları:
Sinetap'la kalın... :)
Henüz okumadım ama kapağı oldukça ilginç geldi :) Alamut manyağı biri olarak bi deneyeceğim kitabı. Okuyunca tekrar yazarım. :)
YanıtlaSil